14 Mart 2013 Perşembe

Portekiz’de ilk günler



Lizbon’a vardıktan sonra yorgunluktan ölen BGC Portekiz grubu, ilk geceyi evde geçirdi.  Ertesi gün ise Lizbon’da Türklerin kurduğu Epoca da Futuro isimli turizm firması ve dernek binasına gittik. Lizbon’daki ilk günümüzde firma yetkilileri ve dernek yöneticileri ile tanışma ve program üzerine konuşmalarla geçti.


İlk gün, burada 1 ay boyunca kullanacağı ulaşım kartları için bir form doldurduk ve bu formları teslim etmek üzere Marqués de Pombal meydanında bulunan metro istasyonuna gittik. Yürüyerek yaptığımız bu turda firma yetkilisi Cenan Bey’den Portekiz ve Lizbon hakkında çeşitli bilgiler aldık.


Formları teslim ettikten sonra yine aynı meydanda bulunan Marqués de Pombal parkında kısa bir gezinti yaptık.


Marqués de Pombal, Portekiz’in kurucusu olarak kabul edilen bir kral. 1750’deki depremde ülkeyi yeniden imar eden bu kralla ilgili Portekiz’de birçok anıta rastlamak mümkün.

Buradan yeniden yürüyerek firmaya geri döndük. Akşam yine gruptan bazılarıyla Lizbon’un en hareketli sokaklarında dolaşmaya çıktık. Bir kere Lizbon çok sakin bir şehir. Dünya’nın 6. En güvenli şehri. 2 milyonun üzerinde kişi yaşıyor burada. Akşamları da bu sakinlik şehrin sokaklarına yansıyor.

Lizbon’da trafik çok sakin ilerliyor. Her şey gibi trafiği de sakin bir şehirde insanlara da bu sakinlik yansıyor. Lizbon’da yaklaşık 150 yerleşik Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının yaşadığını öğreniyoruz. Erasmus ve diğer programlarla bu sayı 500’lere ulaşsa da genel olarak başka Türklere rastlamak zor bu şehirde.

Akşam gezmek için kaldığımız Rato’dan yürüyerek Baixa-Chiado’ya yürüdük. Burası Lizbon’un sahil şeridinin olduğu bir bölge. Burada bir kafede oturduk ve Portekiz’in ünlü kahvelerinden tattık.

Lizbon’un sokakları gerçekten belli standartlarda yapılmış, kendine göre karakteristiği olan bir yapıya sahip. Yollar asfaltken kaldırımlar beyaz-krem taşlarla kaplanmış. Bu beyaz-krem taşlar yağmur yağdığında çok güzel parlıyor. Aynı zamanda kayganlaşıyor.

Lizbon’da ilk günlerimizde bizi soğuk ve yağışlı bir hava karşıladı. Bu mevsimde soğuk bir hava vardı, ara ara yağan yağmur ise dışarıda vakit geçirmemizi engelliyordu. Sonraki günlerde hava açsa da ilk günlerde gerçekten soğuk bir hava vardı.

Portekiz’de hava engelini ise Epoca da Futuro’da Portekizce kurslarıyla geçirdik. Aynı zamanda Osman Koç Beyden Portekiz tarihini dinlemek de ayrı bir keyifti.

Lizbon’da ulaşım:

İlk gün Lizbon’da kullanacağımız ulaşım kartları, bir çok metro istasyonunda bulunan başvuru merkezlerinden alınıyor. Doldurulan formun yanında bir fotoğraf veriyorsunuz ve 30 gün boyunca metro, otobüs ve tramvaylarda kullanılabiliyor. Sınırsız kullanım hakkı olan bu kartların bedeli ise € 30.

Bu parayı verdikten sonra artık Lizbon’u keşfetmeye devam edebiliriz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder